• 09-12-2019
  • 7 dak
  • 4253
  • 0

Hava Yastığı Nedir? Airbag (SRS) Sistemi Nasıl Çalışır?

Hava yastığı nedir? Airbag (SRS) sistemi nasıl çalışır? Hava yastığı tehlikeli midir?

Hava Yastığı (Airbag / SRS) Nedir?

Hava yastığı, trafik kazalarında meydana gelen ölümcül kazaları ve yaralanmaları engellemek için tasarlanmış araç içi güvenlik donanımıdır. Görevi, ani çarpışmalarda içerisine dolan gaz ve hava yardımı ile şişerek bir yastık vazifesi görmek ve yolcuların ciddi yaralar almasını engellemektir.

Uzun yıllar araçlarda yolcuların güvenliğini sağlayan en önemli koruma sistemi emniyet kemeridir. Ancak emniyet kemerleri sadece insan vücudunu kısıtlayan, oldukça ilkel bir koruma yöntemidir. İnsan başını korumak için hiç bir işlevselliği yoktur. Vücudunuz sıkı bir şekilde bağlanmış olsa bile, şiddetli bir çarpışma anında başınızın direksiyon simidine veya ön cama çarpması kaçınılmazdır. Bu nedenle araçlar, ilave emniyet sistemi olarak (SRS) hava yastıkları ile donatılmıştır. Emniyet kemerinizi takmadan sadece hava yastıklarına güvenmek aşırı derecede tehlikelidir.

 

Airbag Sisteminin Tarihçesine Kısa Bir Bakış

Airbagler, araç içinde yolcuların ve sürücünün güvenliğini artırmak amacıyla geliştirilmiş bir güvenlik özelliğidir. Bu cihazlar, ani çarpışma durumlarında sürücü ve yolcuların darbelere karşı korunmasına yardımcı olur.

İlk Fikirler (1940'lar - 1950'ler): Airbag fikri ilk olarak 1950'lerde ortaya atıldı. John W. Hetrick, 1951'de ilk patenti aldı. Bu dönemde, konsept temel olarak bir hava yastığı veya benzeri bir cihazın araç içinde nasıl şişirileceği üzerineydi.

Geliştirme ve Araştırma (1960'lar): 1960'ların başında, Ford ve General Motors gibi otomobil üreticileri, airbag teknolojisi üzerinde araştırmalar yapmaya başladı. Bu dönemde, otomobillerde güvenlik bilinci artmaya başladı.

İlk Uygulamalar (1970'ler): 1970'lerde, airbagler bazı otomobillerde opsiyonel veya standart bir özellik olarak sunulmaya başlandı. Bu ilk airbagler, sadece sürücü tarafında bulunuyordu.

Daha Geniş Kullanım (1980'ler - 1990'lar): 1980'lerin sonlarına doğru, ABD'deki otomobil üreticileri, tüm yeni otomobillerde sürücü airbagi standardı olarak sunmaya başladı. 1990'larda, yolcu tarafında da airbagler yaygınlaştı.

Teknolojik İlerlemeler (2000'ler): Yeni teknolojiler sayesinde, çoklu airbag sistemleri (yan, tavan, diz vb.) otomobillerde standart hale geldi. Ayrıca, airbaglerin şişme hızı ve sertliği, oturulan koltuğun ağırlığına veya çarpışmanın şiddetine göre ayarlanabilir hale geldi.

Günümüz: Modern otomobiller, çeşitli konumlarda, farklı tiplerde airbaglere sahiptir. Bu airbagler, otomobilin içinde ve dışında yer alan sensörler aracılığıyla, çarpışma şiddetine ve türüne göre optimize edilmiş bir şekilde şişirilir.

 

Hava Yastığı Nasıl Çalışır?

Hava yastıkları gerektiği hallerde açılmak üzere tasarlanmıştır. Ancak tamamen devredışı bırakılmaları da mümkündür. Araçta Passenger Airbag Cut Off Switch (PACOS) şalteri varsa yolcu hava yastığı devre dışı bırakılabilir. Bunun için yolcu kapısı açılmalı ve ön panelin yan tarafı kontrol edilmelidir. Yan hava yastıklarını devre dışı bırakmak ise daha karmaşıktır. Yanlış bir prosedürün uygulanması hava yastığının açılmasına neden olabilir. Sürücü hava yastığını devre dışı bırakmak istediğinizde ise en iyi yöntem eğitimli bir teknisyenden yardım almanızdır.

Hava Yastığı Nasıl çalışır?

Hava yastığı sistemleri genellikle birkaç sensörden, bir kontrol modülünden ve hava yastıklarından oluşur. Sensörler, bir kaza anında tehlikeye girecek pozisyonlara yerleştirilir. Akselerometrelerden (ivmeölçer), tekerlek hız sensörlerinden ve diğer kaynaklardan gelen veriler hava yastığı kontrol ünitesine gönderilir. Özel koşullar tespit edilirse hava yastıkları açılır.

Hava yastıkları sönük halde iken ön panele, direksiyon simidine, koltuklara, yan panellere ve aracın modeline göre farklı bölmelere yerleştirilir. Sistemin ne zaman devreye gireceğine dair gerekli tüm parametreler önceden kontrol ünitesine işlenmiştir. Araç yaklaşık 15-25 km/saat hızla giderken bir yere çarptığında bir sinyal vasıtasıyla sistem tetiklenir.

Hava yastıklarının şişmesi kimyasal bir reaksiyon sonucunda oluşur. Bu kimyasal reaksiyonun ana maddesi Nan3 yani "Sodyum Azide" gazıdır. Normal şartlarda durağan olan bu molekül ısıtılınca anında ayrışır ve ortaya Nitrojen (Azot) ile birlikte oldukça reaktif olan Sodyum (Na) gazı çıkar. 130 gram Nan3'den 67 litre nitrojen çıkabilir. Burada asıl sorun Sodyum'dur. Çünkü su ile birleştiğinde özellikle gözlere, yüze ve vücudun çeşitli bölgelerine ağır tahribatlar verebilir. Bu tehlikeyi önlemek için sodyum ile birlikte ikinci kez reaksiyona giren potasyum nitrat (KNO3) gazı kullanılır. Bu sayede etkisiz hale getirilir.

Çarpışma sonucu aracın önündeki sensör Sodyum Azide'nin bulunduğu tüpe bir elektrik sinyali gönderir. Bunun sonucu bir kıvılcım ortaya çıkar ve Sodyum Azide çözülürek hava yastığına dolar. Bu işlem o kadar hızlı gerçekleşir ki, hava yastığı yaklaşık 30 milisaniye (0,03 saniye) içinde tamamen şişirilir. Yastığın şişmesi esnasında 110 desibellik bir gürültü meydana gelir ve bu gürültü geçici bir duyma kaybına neden olur. Yastık şiştikten birkaç saniye sonra üzerindeki özel delikler vasıtasıyla kendi kendine söner. Bunun sebebi ise sürücü ve yolcunun nefes almada sorun yaşamamasıdır.

Hava yastığını zaman dilimine bölecek olursak:

0 milisaniye : Araç için ilk temasın başladığı an.
30 milisaniye : Hava yastığı şişmeye başlamak için hazır duruma gelir.
30–54 milisaniye : Hava yastığı aktif hâle geçer ve kademeli olarak şişmeye başlar.
54 milisaniye : Sürücünün kafası ile hava yastığının ilk teması gerçekleşir.
54–58 milisaniye : Sürücünün vücudu hava yastığı üzerinde basınç yapar ve şişme işlemi hızlanır.
84 milisaniye : Hava yastığı tamamen şişmiştir.

Hava Yastığı Nedir? Airbag (SRS) Sistemi Nasıl Çalışır?

Airbag Sistemi Tehlikeli mi?

Hava yastıklarının 1980’li yıllarda kullanılmaya başlanmasıyla birlikte trafik kazalarındaki ölümcül yaralanmalarda ciddi azalmalar görülmüştür. Bununla birlikte, kimyasal reaksiyon ile harekete geçtiğinden ve çok hızlı şiştiğinden dolayı insanları yaralayabilir ya da öldürebilir. Özellikle küçük çocuklar için oldukça tehlikelidir.

Hava yastıklarına bağlı olarak, göz yaralanmaları, yüz kemiklerinde kırıklar, kimyasal cilt yanıkları, iç organ yaralanmaları vb. kalıcı hasarlar ve ölümle sonuçlanan vakaların meydana geldiği görülmüştür.

Amerika Ulusal Karayolu Trafiği Güvenliği İdaresi'ne göre 1990 ve 2000 yılları arasında yaklaşık 3,3 milyon hava yastığı açılması gerçekleşmiştir. Bu kazalarda, doğrudan hava yastığı açılması nedeniyle kaynaklanan 175 ölüm vakası ve birkaç ciddi yaralanma olayı kayda geçmiştir. Bununla birlikte yaklaşık 6.000'den fazla kişinin hayatını kurtardığı da raporlanmıştır.

1970 yılından günümüze kadar yapılan araştırmalar, hava yastıklarının 40.000'den fazla hayat kurtardığını ortaya koymaktadır.

Bu durum hava yastıklarının trafik kazalarında ki ölüm oranlarını azalttığını göstermektedir. Ancak bu teknolojinin doğru kullanılması oldukça önemlidir. Yaralanma ve ölüm vakalarını azaltmak için, kısa boylu yetişkinler ve küçük çocukların oturduğu kısımlarda hava yastıkları aktif hale getirilmemelidir. 13 yaşın altındaki çocuklar, hava yastığı devre dışı bırakılmadığı sürece asla ön koltuğa oturtulmamalıdır. Hava yastığı ile sürücü veya yolcu arasına herhangi bir eşya yerleştirmekte tehlikeli bir durumdur.

Yorum Yap

Üye olmadan yorum yapabilir, bu konu hakkındaki düşüncelerinizi bizlerle paylaşabilirsiniz.

Yazılan yorumlar hiçbir şekilde ototasarruf.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.